Deterjanlı yıkamalardan sonra giysileriniz her ne kadar taze ve güzel koksa da, bu önde gelen çamaşır deterjanı markaları genellikle cilt ve boğaz tahrişinden, kanserojenliğe ve çevre üzerinde olumsuz etkilere kadar sağlık üzerinde olumsuz etkilere yol açan zararlı kimyasallar içerir.
Çamaşır deterjanında bulunan en zararlı kimyasallardan biri “1,4-Dioksan”dır. EPA, bu çözücüyü bir insan kanserojeni olarak kabul eder ve bu kimyasal hakkında şöyle der;
“Deterjanlarda çözücü olarak 1,4-Dioksan kullanılıyor. Yüksek 1,4-Dioksan seviyelerine akut (kısa süreli) inhalasyon maruziyeti, insanlarda vertigo, uyuşukluk, baş ağrısı, iştahsızlık ve gözlerde, burunda, boğazda ve akciğerlerde tahrişe neden olur. Ayrıca bazı bireylerde cildi de tahriş edebilir. Bunun yanında 1,4-Dioksana ağız yoluyla maruz kalan hayvanlarda tümörler gözlenmiştir. EPA, 1,4-Dioksanı “Grup B2, olası insan kanserojeni” olarak sınıflandırmıştır.”
1,4-Dioksan veya diğer zararlı kimyasallar içeren deterjanlar kullanarak vücudunuzu bu maddelere maruz bırakıyorsunuz. Deterjan çamaşırlarınızı yıkamak için kullanılsa da, bir kısmı yıkamadan sonra çamaşırlarınızda kalıyor. Ayrıca, gördüğünüz gibi, bu kimyasalın sadece solunması veya doğrudan cilde temasının bile akut yan etkileri vardır. Bu normal deterjanın formüllerinde 25'ten fazla kimyasal bulunuyor. Sodyum laurel sülfat (SLS), amonyak, nonilfenol etoksilat, fenoller ve fosfat gibi diğer tehlikeli maddeler, cildinizle temas ettiğinde başka önemli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Ayrıca, çamaşır bakım üreticilerinin çamaşır deterjanlarındaki tüm malzemeleri listelemeleri gerekmediğinden, bu zararlı kimyasal maddeler çoğu deterjan şişesinin etiketinde bile yazmıyor!
Bu kimyasallar yalnızca yıkamadan sonra giysilerinizde kalmıyor, aynı zamanda özellikle giysileriniz ıslandığında cildinize nüfuz edebiliyor. Örneğin, her terlediğinizde (özellikle kasıklarınızın veya koltuk altlarınızın yakınında) vücudunuz, kumaşlarınızın içerdiği deterjan kalıntılarını emiyor. Son derece zararlı bileşenlere başka bir örnek de deterjanınızın içinde bulunabilecek optik parlatıcılardır. Yani mavi ışık yayan ve gözü kandırarak beyazların daha beyaz görünmesini sağlayan katkı maddeleri. Bu parlatıcılar yıkandıktan sonra uzun süre giysilerde kalır ve bu da tahrişe neden olabilir. Ayrıca nispeten yavaş ayrışırlar ve deniz yaşamı için de toksik olabilirler.
Bununla birlikte, yeşil veya çevre dostu olan ve aynı zamanda cildiniz ve sağlığınız için güvenli (veya en azından daha güvenli) olan birçok başka çamaşır deterjanı vardır. Bunlardan bazıları ECOS organik çamaşır deterjanı, GreenShield organik deterjan, Eco-me çamaşır deterjanı ve Ecology Works Antialerjik Çamaşır Deterjanı gibi ürünler güvenle kullanılabilir.
Bu nedenle, doğal, organik, daha güvenli bir çamaşır deterjanı seçmek, bu sorunların hiçbiriyle uğraşmak zorunda kalmamak anlamına gelir. Kısacası çamaşır deterjanları gerçekten zehirli midir, değil midir sorusuna cevap vermek gerekirse; Evet, bazıları kesinlikle öyle. Lider markaların çoğu hem insanlar hem de çevre için zehirlidir.
Kendiniz ve aileniz için çamaşır deterjanı seçerken organik ve kimyasallardan arındırılmış olanları seçmeniz güvenli ve sağlıklı bir gelecek için çok önemli.